HAYATA DAİR SAÇMALAMACALAR VOL4:
Nolucak bu evrimin hali?

Nolucak bu evrimin hali?
Mahalle kedilerinin garip
miyavlamalarını siz de farkettiniz mi? Çoğu zaman “çocuk
ağlaması”, “mahalle kavgası” ya da “seyyar satıcı
nidası”na benzeyen bu miyavlamalar, evrimin mobese kameralarına
yakalanıp, flash tv tarafından çember içine alınıp, oklarla
gösterilerek, gözümüze sokulan bir kanıtı olabilir mi dersiniz?
Sanki şöyle bir 150-200 yıl daha geçse, konuşmayı sökecek gibi
miyavlamıyorlar mı? Hani daha konuşamayan ama derdini garip
seslerle anlatan bebekler gibi, dilinin ucuna geliyor da tam
söyleyemiyor gibi bir halleri yok mu? Düşünsenize kedilerin
konuşmayı söktüğünü. Mahellede yiyecek vermeyenlere küfreden,
etrafa laf atan, kaldırımlarda, balkonlarda dedikodu yapan, laf
taşıyan, sürekli konuşan ve ne konuşacağını da
kestiremediğiniz tuhaf hayvanlar olurlardı. Bu tarif biyerlerden
tanıdık mı geldi yoksa? Yok canım o kadar da değildir. O kadar
mı diyorsunuz. Kediler ileri evrilirken, evrimde geldiği yere geri
dönen insanlar da mı var? Abartmayın canım siz de. Bir de iyi
tarafını düşünün. Belki de yetenekli, saygılı, dürüst düzgün hayvanlar
olurlar. Şarkı söylemeyi de öğrenirler mesela. Sokaklarda müzik
yaparlar, şiir okurlar, insanlara yardımcı olurlar. İyi de iş
bulurlar aslında. Bir yetenekleri ya da birikimleri olmasa da, hiç bir meziyete sahip olmadan, sadece konuşmayı sökmekle yapabilecekleri o kadar çok iş var ki. Yok mu?